24 Mayıs 2024 Cuma

SANKİ İÇİME DOĞMUŞ GİBİ

“Sanki içime doğmuş gibi” derken öyle bir meziyetim elbette yok ama yaşanan gelişmeler beni rahatsız etmişti. Sanki alınacak bir kararın PR’ı yapılıyor gibiydi. Durup dururken, birden bire hayvan saldırısı haberlerini sayısı artınca düşüncelerimi şöyle paylaşmıştım.

“Türkiye’ye gelen turistler tarafından medya ve sosyal medyada Türkiye’de sokak kedi ve köpeklerine sevgi, şefkat dolu davranıldığı, kedi ve köpeklerin insanlarla cennette yaşıyor gibi yaşadıklarını anlatan haberler yapılıyor, videolar paylaşılıyor. Kendini medeni, gelişmiş ülkeler olarak görüp, doğu, orta doğuyu az gelişmiş (gelişmekte olan😊) gören batı dünyasının vatandaşları Türkiye’den övgü dolu bahsediyorlar.

Diğer taraftan sanki bir düğmeye basılmış gibi sokak köpeklerine karşı bir furya başladı. TV’lerde köpek saldırıları ile ilgili haberler de haberler. Kardeşim dün yok denecek kadar az iken birdenbire saldırı sayıları mı arttı? Sanki sistematik bir propaganda. Köpekler şöyle saldırdı, böyle saldırdı. Sonrasında sokak köpekleri itlaf edilsin türünden 21.yüzyılda ağza bile alınamayacak türden açıklamalar vs. Nihayetinde sokak köpekleri ile ilgili çalışmalar meclis tatile girmeden yapılacak dendi. Elbette insanlara bir zarar gelmesin. Geliyorsa bir çözümü olsun ama aman saçmalamayalım.

 Galiba İstanbul Üniversitesi idi, emin değilim, veterinerlik fakültesinde bir hocamız ‘öğrencilerimle şu kadar sürede şu kadar canı kısırlaştırabiliriz, gittikçe düzene girer’ demişti. Sadece belediyeler değil, mümkün olabilecek fakülteler, ilgili kurumlar, sivil toplum örgütleri sürece dahil edilse, dünyanın imreneceği içerik, standart ve koşullarda barınaklar olsa vs.

 Aslında diyorum ki ; “Allah rızası için” öyle bir şey yapın ki biz başka ülkelere örnek olalım. Biz onlardan değil onlar bizden kopya çeksin. İmrensinler bize. Ne var? Olamaz mı? Türkiye’ye baksınlar, tıpkı başta yazdığım gibi Türkiye cennet desinler. Güzel bir şey yaptığında merak etmeyin övgülere mazhar olursunuz. Herkes sizinle ilgili iyi konuşur, örnek gösterir. Kötü iş çıkarır, göz boyamaya kalkarsan o zaman da rezilliğiniz konuşulur. Lütfen ama lütfen saçmalamayalım.”

 Dedim ya “içime doğmuş gibi”, “şaka gibi” ama ciddi! Dikkat ciddi! İçine “itlaf” , “uyutma” gibi kulağı tırmalamayan kelimelerin konulduğu, bu kelimelerle ise aslında “can alma”, “öldürme”, “cinayet”in kastedildiği bir yasa çıkarılmaya çalışılıyor. Oysa “uyutmak” öldürmek değildir. Dünde paylaşmıştım. “Uyutmak” artık yaşatma imkanı kalmamış ya da yaşasa bile büyük zorluklar yaşayacak, yaşamını idame ettiremeyeceği neredeyse kesin olan canların daha fazla acı çekmemeleri için uygulanan işleme verilen ad, bu anlamda kullanılan bir terim. Buna da ancak bir veteriner karar verebilir. Senin konforun bozulmasın, rahatın kaçmasın diye hayvan öldürmenin adı ‘uyutma’ değildir. Dümdüz öldürmektir.

 Ve nihayet Türk Veteriner Hekimleri Birliği (TVHB), sokak hayvanlarının öldürülmesini de içeren yasa teklifi kabul edilirse, meslek yeminlerine bağlı kalacaklarını, sokak hayvanlarını öldürmeyeceklerini duyurdu. Tabi burada bir ilginç bir durum daha ortaya çıktı. Hayvanları Koruma Kanunu ile ilgili fikirleri alınmamış, teklifin önümüzdeki haftalarda TBMM’ye geleceğini basından öğrenmişler.

Sonuç; bu hadiseler gündeme düşmeden önce paylaştığım endişelerimde hiç haksız değilmişim. Yazımı o gün nasıl tamamlamışsam yine aynı şekilde tamamlayayım.

“Aslında diyorum ki ; Allah rızası için öyle bir şey yapın ki biz başka ülkelere örnek olalım. Biz onlardan değil onlar bizden kopya çeksin. İmrensinler bize. Ne var? Olamaz mı? Türkiye’ye baksınlar, tıpkı başta yazdığım gibi Türkiye cennet desinler. Güzel bir şey yaptığında merak etmeyin övgülere mazhar olursunuz. Herkes sizinle ilgili iyi konuşur, örnek gösterir. Kötü iş çıkarır, göz boyamaya kalkarsan o zaman da rezilliğiniz konuşulur. Lütfen ama lütfen saçmalamayalım.”

YARATILMIŞLARIN EN ŞEREFLİSİ

Zaman zaman kutsal kitabımız Kur’an’a da dayandırılarak insanın “yaratılmışların en şereflisi” olduğu falan söylenir. Yaratılmışların en ş...